Engin Akyürekin Sessizlik adli öykü kitabi okuru insanlarin birbirlerini gözünün icine bakarak
tanidigi konusarak dokundugu dertleserek anlastigi yillara götürüyor. Cocuklarin hala cocuk
oldugu bos arazi görünce topu alip kostugu komsularin teklifsizce birbirlerinin kapisini
caldigi bayramlarin hep birlikte kutlandigi mutluluklarin acilarin paylasildigi Asklarin
likelara kurban gitmedigi sessizligin ayrilik anlamina geldiginin bilindigi yillara. Arsizligi
aramizdaki iliskinin zamansal yolculuguyla ilgili degildi. Arsiz oldugu zamanlar gözlerini bana
diker benimle dalgasini gecip kedilik görevlerini asla yerine getirmezdi. Kedinin görevleri mi
olur demeyin. Hani kendini iki sevdirir yalandan mauvv der oyun icabi da olsa sucluluk
duygusu yaratir ya ondan diyorum... Dünyanin en güzel ask sahnesini cekiyorduk. Kolumdaki
hesap makineli saatime bakarak Pardon Saatiniz kac demisti. Saatim 8.15i gösteriyordu. Zamanin
ceyrekliginin bir lüzumu yoktu. Yirmi gecelerde inecekti zaten. Sesini icimin kayit cihazi
hafizasina almisti. Bütün seslerde artik onunda notasi olacakti. Elimdeki kömür parcalarina
bakip kardan adamimla konusur gibi Anne iyi adamlar hep güzel mi gülerler Nerden cikti simdi bu
kim söyledi bunu sana Kim söyleyecek Kardan adamim. Das Neue Buch von Engin Akyürek Schweigen
ist ein Geschichtenbuch für alle Leser die Menschen lernen sich kennen indem sie sich in die
Augen schauen und sich mit Worten berühren. Es ist bekannt dass Kinder noch Kinder sind und
wenn sie ein Gelände sehen und stürmend Ball spielen ...